Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

VE DÜNYA AYNI KALIR

  Yaşlılar ölür; çocuklar anlamaz ve tarih tekerrür eder...

ÜÇ FİLİTRE

Sokrates'in ‘Üçlü Filtre Testi’ Büyük filozof sokakta bir tanıdığına rastladı ve adam ona dedi ki; ‘Sana en yakın arkadaşınla ilgili duyduğum bir şeyi söylemek istiyorum’ Sokrates : Dur! Bana arkadaşım hakkında birşey söylemeden evvel sana “Üçlü Filtre Testi” yapacağım. Adam : Üçlü Filtre mi? Sokrates : Evet üçlü filtre testi.  Şimdi birinci filtre; ‘Gerçeklik Filtresi'  Bana birazdan söyleyeceğin şeyin tam anlamıyla gerçek olduğundan emin misin? Adam : Hayır. sadece duydum. Sokrates : Yani bunun tam olarak gerçek olup olmadığını bilmiyorsun. Tamam. Şimdi ikinci filtreyi deneyelim, 'İyilik Filtresi'. Arkadaşım hakkında bana söylemek üzere olduğun şey ‘iyi’ birşey mi? Adam: Hayır, tam tersi. Sokrates : Anladım. Yani arkadaşım hakkında bana ‘gerçek’ olup olmadığından emin olmadığın ‘kötü’ bir şey söylemek istiyorsun. Tamam. Buna rağmen son testin sonucuna göre hala testi geçebilirsin.  Son testim ‘İşe Yararlılık Filtresi'.  Bana arkadaşım hakkında söyleyeceğin şey ben...

DOMATES BİBER PATLICAN

 DOMATES BİBER PATLICAN'IN HİKAYESİ Sene 1968 Barış Manço henüz 25 yaşında. Bir kızla tanışmış, çok sevmiş evlenme teklif edecekmiş, kızı evine çağırmış bir sürü hazırlık yapmış, ama cesaretini kolay kolay toplayamıyormuş. Öyle havadan sudan konuşmuşlar. ++ Barış Manço tam cesaretini toplamış lafa "Ben" diye girmiş, ama o da ne! Sokaktan geçen bir seyyar satıcı başlamış bağırmaya DOMATES BİBER PATLICAN! Bu sesten sonra zaten cesaretini zar zor toplayan Barış Manço dikkatini kaybetmiş, konuşamamış. Kız da " senin gibi iki lafı bir araya getiremeyen bir adamla beraber olamam" demiş. Barış Manço'da bu olaydan 20 yıl Domates biber patlıcan " şarkısını sonra çıkartmış. Şarkının sözleride aslında bu olayı anlatıyor. Domates biber patlıcan Bir anda bütün dünyam karardı. Bu sesle sokaklar yankılandı Domates biber patlıcan Keşke hislerimi sana açıkca anlatabilseydim Sana deli gibi aşık olduğumu söyleyebilseydim Gözgöze geldiğimiz o anda sanki Dilim tutuldu bir a...

AVRUPA MEDENİYETİ

 TUNUS ÇÖLLERİNDE, AÇLIK ve SUSUZLUKTAN ÖLEN,  ANNE ve KIZI,  Avrupa'ya, Ekmek bulmak, yaşamak, Hayata tutunmak için çıplak ayakla çıktıkları yolda, çölde susuzluktan ölmüş halde bulunmuşlar. Ölmeden önce son kez birbirlerine sarılmışlar.  Düşünebiliyormusunuz?  Tunus petrol yatağı, Afrika'nın en büyük fosfat yataklarına sahip. Çağdaş Batılılar Ülkenin petrol ve Fosfat yataklarını sömürmek için 2010 yılında Demokrasi, Özgürlük, Onur, Ekmek diye ülkeyi karıştırdılar. ARAP BAHARINI çıkarıp iktidarı devirdiler, ülkeyi cehenneme çevirdiler, İnsanları ekmez bulamaz hale getirip açlıktan öldürdüler. Batılı ülkelerin yaşadığı zenginlik ve refah, sömürgecilik üzerine, mazlumların kanları ve gözyaşları üzerine kurulu. Şair boşuna dememiş; "Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar" diye. iyi ki cehennem var ve zalimler için yaşasın cehennem...

DÜNYAYI İYİLİK KURTARACAK

 Simit almak için sıraya girdim. Sıra çok kalabalıktı. 20 dakika kadar sırada kaldım. Hemen önümde bir kız çocuğu ve babası var. ++ Babası gömlek düğmelerini boğazına kadar düğümlemiş. Tertemiz giyinmiş ancak kıyafetleri eski. Ayakkabıları kösele, eski ve yazlık. Anladım ki güngörmüş bir adam... Çocuk iki de bir ‘’Hadi baba, acıktım gelmedi mi sıra daha?” diye söyleniyor...  Sonunda sıra onlara geldi. Adam bir simit istedi. Çocuk itiraz etti:  “Baba, ben tahinliden de istiyorum.” diye... Babası "sus!" der gibi sessizce kaşlarını kaldırdı, “Olmaz!” demek istedi.  Bozuk birkaç adet parayı uzatırken paranın bir tanesi yere düştü, tezgahın altına gitti Adam diz çöküp almaya çalışırken,  Simitçi: ‘’Boşver be abi, önemli değil!" diye söyledi.  Baba kısık sesle:  “Abi başka paramız yok, eksik kaldı. Hakkını helal et!” deyince, simitçi:  “Oturun sehpaya biraz; sıcak çıkınca ben getireceğim.” dedi... Adam eksik para verme mahçubiyeti ile en köşeye oturdu.....

GENÇ ADAM VEYA KIZ

 Genç adam, evinden ayrılıp ayrı bir eve çıkmaya karar vermişti.  'Diş fırçalarken suyu açık bırakma!' 'Salondan en son kim çıktı?' 'Işıklar neden açık?' 'Makası neden yerine bırakmıyorsun?' Annesinin uyarı ve söylemlerine artık dayanamıyordu. ++ Sabah iş görüşmesine gidecekti. Eğer kabul edilirse aile evini bırakıp, kendisine bir ev kiralayacaktı Artık kendi hayatını yaşamak istiyordu. Sabah, annesi onu kapıda uğurladı. 'Dikkatli ol ve bütün soruları cevaplamaya çalış oğlum' dedi. + Görüşme adresine gelince, kapıda bekçi yoktu.Bahçe kapısı açıktı ama sürgülü kilidin demiri dışarıdaydı, giren çıkan herkes bu demire değiyordu. Hemen kilit sürgüsünü geri çekti ve içeriye girdi. Bahçede bir hortum suyunu boşa akıtıyordu. + Onu aldı ve sulasın diye ağaçların arasına bıraktı. Bir avluya girdi, duvar dibinde boşa çalışan bir vantilatör gördü. Gayrı ihtiyarı bir hareketle vantilatörü kapattığını fark etti. Artık huyu nefsine galip geliyordu. Kendisini t...